28 Aralık 2018 Cuma

Güneş Sistemi’nde inanılmaz felaket: ‘Uranüs, yan yattı’

İngiltere merkezli Durham Üniversitesi’nden Jacob Kegerreis, 3-4 milyar yıl önce Güneş Sistemi’nde yaşanan büyük çaplı felaket sonucu Uranüs’ün ekseninin kaydığını kanıtladı.                                                                                                    Phys.org’un haberine göre bilim insanları, 3-4 milyar yıl önce Uranüs’e, Dünya’dan en az 2 kat büyük olan gök cisminin çarptığını ortaya çıkardı. Felaketin, buz devinin uyduları oluşmadan çok önce meydana geldiği ifade edildi.
Bilgisayar simülasyonları, çarpışma ve eksen kaymasının birkaç saat içinde meydana geldiğini ortaya koyuyor. Felaket sonucu Uranüs neredeyse ‘yan yatarak’ dönmeye başladı. Kegerreis, bu durumun, uyduların da açısını etkilediği ve gezegenin buz kabuğunu biçimlendirdiğinden emin.

Amerikan Ulusal Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA) çalışanı Jim Green’in sözlerine göre, Üranüs’e çarpan dev gök cismi halen Güneş Sistemi içinde bir yerlerde geziniyor olabilir ve hatta dokuzuncu gezegen olabilir.(Sözcü)

19 Aralık 2018 Çarşamba

Çin'in Ay'ın Karanlık Tarafına İnecek Aracı Yörüngeye Girdi

Ay'ın karanlık yüzü çinÇin tarafından kısa bir süre önce uzaya fırlatılan ve Ay’ın Dünya’dan görünmeyen karanlık yüzüne inmesi planlanan uzay aracı hakkında güzel haberler geldi. Space News isimli internet sitesi, Ay’ın karanlık yüzüne inecek aracın uydunun yörüngesine oturduğunu belirtti.
Çarşamba gününün ilk saatlerinde, Chang’e-4 isimli aracı taşıyan uzay aracı, Dünya’dan başladığı yolculuğunu tamamladı. Yaklaşık beş gün süren yolculeğun ardından Ay’ın eliptik yörüngüsüne oturmayı başaran aracın, çeşitli düzenlemelerden sonra Chang’e-4’ü Ay’a bıracak konuma geleceği belirtildi.
İnişin planlanan şekilde gitmesi durumunda “Ay’ın karanlık yüzü” olarak tabir edilen uydumuzun yörüngesi sebebiyle Dünya’dan hiç görülemeyen bölgeye iniş yapan ilk araç olacak olan Chang’e-4 aracının, önemli bilgileri yeryüzüne göndereceği söylenenler arasında yerini almıştı.
Chang'e-4
Ay yüzeyinde gezecek olan ve uydunun yapısına dair bilgiler toplayacak olan uzay aracı, bununla da yetinmeyerek yüzeye çeşitli tohumlar ve ipek böceği lavraları yerleştirecek. Dünya’yı görmeyen bir bölgede olduğu için direkt olarak sinyal gönderme şansı bulunmayan uzay aracı, bu problemi, iki yıl önce Ay yörüngesine gönderilen bir uyduyla iletişim kurarak çözecek.
Chang’e-4 projesinin başarıyla tamamlanması durumunda Chang’e-5 aracını Ay’a göndermeyi planlayan ve yeni aracı daha donanımlı şekilde hazırlayarak, uydumuz hakkında detaylı bilgiler toplamak isteyen Çin’in, Chang’e-4’ten topladığı verileri açıklamasıyla heyecanla bekleniyor.                                     Kaynak:https://www.tamindir.com/haber/cin-in-ay-in-karanlik-tarafina-inecek-araci-yorungeye-girdi

16 Aralık 2018 Pazar

Mars’a gönderilen InSight uzay aracı ne yapacak?

Mars, Güneş Sistemi’nde yaşanabilir olmaya aday gezegenlerin başında geliyor. Sahip olduğu atmosfer, Güneş’e olan uzaklığı dolayısıyla yüzey sıcaklığının yaşama imkan verebilecek düzeyde olması, su rezervlerine sahip olduğuna dair kimi ipuçları vermesi gibi, diğer gezegenlere göre avantajları göz önüne alındığında, 1960’ta yapılan ilk Mars göreviyle birlikte, başarılı ve başarısız olmak üzere toplam 56 rekor girişimin temel amacı anlaşılabiliyor.

Sekiz uzay aracı Mars’ı gözlüyor


Mars, Güneş Sistemi’nde yaşanabilir olmaya aday gezegenlerin başında geliyor. Sahip olduğu atmosfer, Güneş’e olan uzaklığı dolayısıyla yüzey sıcaklığının yaşama imkan verebilecek düzeyde olması, su rezervlerine sahip olduğuna dair kimi ipuçları vermesi gibi, diğer gezegenlere göre avantajları göz önüne alındığında, 1960’ta yapılan ilk Mars göreviyle birlikte, başarılı ve başarısız olmak üzere toplam 56 rekor girişimin temel amacı anlaşılabiliyor.
Halihazırda yüzeyinde üç, yörüngesinde ise beş olmak üzere sekiz uzay aracı Mars’ı keşfetmek üzere günbegün görev yürütüyor. Bunlar arasında, 2004 yılında Mars yüzeyine başarılı bir şekilde iniş yapan Opportunity ve 2012 yılında göreve başlayan Curiosityaraçları hala en kapsamlı görev yürüten ve gezegen yüzeyinde gezici birer laboratuvar işlevi görmeleriyle oldukça önemli olan iki temel Mars göreviydi. 26 Kasım 2018’de Mars yüzeyine ulaşan InSight aracı ile bu araçlar arasına bir yenisi daha eklenmiş oldu.
Mars’a dair merak ettiğimiz soruların başında, Mars’ın atmosferi, mikrobiyal yaşamın var olup olmaması, yüzeyinde ya da yüzey örtüsünün altında su bulunup bulunmaması geliyor.
Opportunity aracının temel görevi Mars’da su bulunup bulunmadığını araştırmakken, Curiosity aracının görevi ise Mars’ın mikrobiyal yaşamı destekleyip desteklemediğini araştırmak.
Geçtiğimiz günlerde Mars’a başarılı bir şekilde iniş yapan InSight uzay aracının temel görevi ise Mars’ın tektonik yapısını incelemek olarak tanımlanmış.

Mars’ta yaşam var mı?

Kuşkusuz bahsedilen bu ayrı ayrı görevlerden elde edilen bilgiler toplandığında, Mars’a dair en temel arayışımız olan, yaşamın mümkün olup olmadığı sorusuna verilecek yanıta giderek yaklaşıyoruz. Mars atmosferi ve yüzeyine dair günümüze kadar genel bilgiler edinmiş olsak da gezegenin ‘içinde’ neler olduğuna dair olan bilgimiz oldukça sınırlıydı.
İngilizce’de ‘Interior Exploration using Seismic Investigations, Geodesy and Heat Transport’ tanımlamasının kısaltılmasıyla adlandırılan InSight, adından da anlaşılacağı gibi Mars’ın sismik hareketlerini inceleyerek; gezegenden kabuk, manto ve çekirdeğine dair bilgiler toplayacak. Aslında diğer kardeşleri gibi o da Mars yüzeyinde gezgin bir laboratuvar.
Bu uzay aracının Mars’a dair toplayacağı bilgiler yalnızca Mars’ı tanımamıza yaramayacak, aynı zamanda dolaylı olarak Güneş Sistemi’ne dair de çeşitli çıkarımlar da yapmamızı sağlayacak.
Güneş Sistemi’nin nasıl oluştuğuna dair elde edeceğimiz bilgiler ise Dünya’mızın geçmişine ve geleceğine dair ışık tutacak.
InSight uzay aracının dikkate değer bir diğer yanı ise bu uzay aracı ile iki mikro uydunun Mars’a yollanmış olması ve yeni bir teknolojinin denenmesi oldu.
Mars Cube One (MarCO) diye adlandırılan ortalama bir kutu boyutunda olan MarCO-A ve MarCO-B isimli mikro uzay araçları, InSight uzay aracının Mars yüzeyine inerken Dünya ile iletişimini sağlayarak, kesintisiz bir bilgi akışını desteklemek üzere tasarlandılar.
Bu sistemin sağlıklı çalışıp çalışmaması, bir sonraki Mars görevlerinde oldukça işimize yarayacak.

Dikkat çekici: Herkes bu görevi ilgiyle izledi

Dünya’dan ayrılışından itibaren altı ayı geçkin bir yolculuğun ardından Mars’a inişe geçen InSight uzay aracının inişi bütün dünyada ilgiyle takip edildi.
Görevin yürütücüsü olan NASA başta olmak üzere, onlarca kişi/kurum, çeşitli platformları kullanarak inişi canlı yayınladı. İzlenme rakamlarına bakıldığında burada en dikkat çeken noktalardan biri, Türkiye’den yayın yapan şahsi ve kurumsal kanalların tekil olarak izlenme rakamları dahi, NASA’nın ana yayınını fazlasıyla aşmış olmasıdır.
Geçmiş uzay görevleri de göz önüne alındığında ülkemizde uzay çalışmalarının fazlasıyla ilgi topladığı, ki özellikle sosyal medya hesaplarındaki hareketler incelendiğinde genç nüfusun ilgisi fazlasıyla gözleri parlatan cinsten.
Bu ilginin doğru yere kanalize edilmesi uzay çalışmalarındaki geri kalmışlığımızı aşmanın ilk ve en etkili yolu olarak önümüzde duruyor. InSight görevi aynı zamanda bize bunu da gösterdiği için ayrı bir öneme sahip.Kaynak:http://www.diken.com.tr/marsa-gonderilen-insight-uzay-araci-ne-yapacak

İşte Güneş'ten en yakın kare!

İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 1
Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nin (NASA) 1.5 milyar dolara mal olan bir otomobil büyüklüğündeki Parker Solar Probe uydusu, “Güneşe Dokunmak” olarak tanımlanan görev için içinde bulunduğumuz yılın Ağustos ayında fırlatılmıştı.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 2
Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Güneş'ten en yakın kareyi paylaştı. Teknik olarak bu fotoğraf, Güneş’in içinden çekilen ilk fotoğraf olma özelliğini taşıyor.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 3
Uzay aracının hala devam eden yolculuğu ile ilgili açıklamada bulunan NASA, Probe’un insanlık tarihinde Güneş’e en çok yaklaşan araç olma unvanını kazandığını duyurdu.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 4
Daha önceki rekorun 1976 yılında uzaya gönderilen Helios-2 isimli uzay aracında olduğu bilgisinin altını çizen NASA, Probe’un 43 milyon kilometrelik rekoru kırdığını belirtti.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 5
Uzayda saatteki 690 bin kilometre hıza ulaşması beklenen uzay aracı, Güneş yüzeyine 6,16 milyon kilometre yaklaşarak solar atmosfer hakkında bilgi toplayacak.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 6
Uzay aracı, keşif faaliyeti sırasında Güneş yörüngesinde bin 370 derecelik sıcaklığa maruz kalacak. Aracın üzerinde, Güneş'in radyoaktif etkisine dayanıklı, yaklaşık 12 santimetre kalınlığındaki karbon kompozit ısı kalkanı ısıyı yalıtarak aracı yaklaşık 30 derecede tutacak.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 7
Güneş'e 7 milyon km uzaklıkta tur atabilecek. 140 milyon km uzaklıktan Dünya'daki bilim insanlarına bilgi gönderebilecek. Uzay aracı 7 yıl sürecek olan yolculuğu sırasında Güneş'in etrafında 24 tur atacak.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 8
Aracın görevleri arasında güneş rüzgarının hızlanmasının, yıldızdan devamlı dışarı madde akışının ve yüksek sıcaklığın gizemini çözmeye çalışmak yer alıyor.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 9
Kaşifin, Güneş'in aktif parçacıklarının hızlanmasının ardında yatan mekanizmanın anlaşılmasına yardım etmesi de bekleniyor. Güneş'in aktif parçacıkları, yıldızdan fırlayarak uzaklaştıklarında ışık hızının yarısından fazlasına erişiyor.İşte Güneş'ten en yakın kare! - Page 10
Bilim adamları, aracın ısıyı kesen kalkanının görevi mümkün kılacağını ifade ediyor.

Voyager 2 hedefine ulaştı!

Voyager 2 hedefine ulaştı!
NASA'nın internet sitesinde yer alan açıklamada, 1977'de uzaya gönderilen ve şu anda dünyanın yaklaşık 11 milyar mil (17 milyar kilometre) uzağında olan Voyager 2 misyonunun Güneş Sistemi'ne veda ederek yıldızlararası bölgeye ulaştığı duyuruldu. 
Güneş Sistemi'nden 5 Kasım'da çıktığı belirlenen Voyager 2'nin, yıldızlararası bölgeye ulaşan insan yapımı 2'nci araç olduğu belirtildi. Voyager 2'den birkaç hafta sonra uzaya fırlatılan Voyager 1 ise 2012'de bu bölgeye ulaşmıştı. 
Voyager 1 ve Voyager 2'nin asıl amacı, Jüpiter ve Satürn'ün çevresinde dolaşıp fotoğraf göndermekti. Uzay araçları, bilim adamlarının Jüpiter'in uydusu İo üzerindeki yanardağları, Jüpiter'in ayı Europa'nın buzla kaplı yüzeyi altındaki okyanusu ve Satürn'ün ayı Titan'daki metan yağmurunu keşfetmesine yardımcı oldu. 

Voyager 2 hedefine ulaştı!

Voyager 2 daha sonra Uranüs ve Neptün'e doğru ilerlerken, Voyager 1 ise Satürn'ün yerçekiminin etkisiyle Güneş Sistemi'nin kıyısına doğru uzaklaşmaya başladı. 
Dünyadan milyarlarca kilometre uzakta olan Voyager 1'in gönderdiği veriler, Dünya'ya 17 saatte ulaşıyor. Nükleer güçle çalışan Voyager 1 ve Voyager 2'nin üzerindeki kameralar ise uzun süre önce kapatıldı. Toplam 983 milyon dolara mal olan uzay araçlarının üzerinde, manyetik alanlar ve kozmik ışınları incelemek için 5 farklı araç bulunuyor.
Voyager 1 ve Voyager 2 aynı zamanda 116 fotoğraf, aralarında Dünya'dan sesler, Louis Armstrong, Beethoven ve Navajo kabilesinden şarkıların bulunduğu CD'ler ile Doğu Çin'deki Amoy dilinde ''Uzaydaki dostlarımız, nasılsınız? Vaktiniz olursa bize ziyarete gelin'' mesajı taşıyor.Kaynak:https://www.teknolojioku.com/bilim-teknik/voyager-2

9 Aralık 2018 Pazar

"Kızıl Gezegen"de yaşam mümkün mü?

Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi, uzun yıllardır Mars'ın keşfi için çalışıyor. 6 yıl aradan sonra "InSight" adlı yeni bir uzay aracı hafta başında Mars'a iniş yaptı. Akıllarda soru ise hep aynı, Mars'ta yaşam mümkün mü?

Mars'ın sesi ilk kez duyuldu

Kızıl gezegen Mars'ın yüzeyinde, sismik inceleme aracı InSight tarafından kaydedilen sesler yayımlandı.

2 Aralık 2018 Pazar

UFO’dan sonraki fenomen USO!

UFO'dan sonraki fenomen USO!
UFO olayları arasında şüphesiz en ünlüsü Roswell olayıdır. Bir uçan dairenin Roswell kasabası yakınlarına düştüğü, fakat Amerikan hükümetinin ise hemen olaya müdahale edip, üstünü kapattığı iddia edilir. Komplo teorisyenleri tarafından bu şekilde olduğu belirtiliyor. UFO’lar bir şekilde gündemdeki yerini koruyor, bununla birlikte komplo teorisyenlerinin dikkat çektiği başka bir konu olarak USO’lar var.
USO (Unidentified Submerged Object), tanımlanamayan batık cisimler veya bazıları tarafından tanımlanamayan yüzen cisimler olarak adlandırılıyor. Söylenenlere göre USO’lar su altında veya üstünde dalga yapmadan, yüksek hızlarda gidebiliyor. Kimilerine göre USO’lar UFO’ların kendisi, kimine göreyse aslında UFO’lara ait bir modül. Hatta bazıları ise konuyu daha ileri götürerek, Atlantis’e ait teknolojik araçlar olduğunu bile söylüyor. USO’larla ilgili ortalıkta dolanan birçok rivayet var.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Söz konusu olaylardan bir tanesi Sovyetler Birliği dağılmadan önce yaşanmış. Bir Sovyet denizaltısı, rutin bir görevdeyken altı tane çok hızlı cismin su altında hareket ettiğini tespit etmiş.
Söylenenlere göre bu cisimler 230 knot hıza sahip. Eğer bir karşılaştırma yapmak gerekirse, Sovyetlere ait olan K-222 hızlı bir denizaltıydı ve en fazla 44 knot ile gidiyordu. Bu cisimler hızlıca gözden kaybolmuşlar. Benzer bir olayın ise Bermuda Şeytan Üçgeni içinde yaşandığı da ileri sürülür.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Rusya’da bulunan Baykal Gölü’nde de ilginç bir olaydan söz ediliyor. Yedi askeri dalgıcın göle girdiği ve bilinmeyen ışıklı bir cisim gördüğü iddia ediliyor. Güya üç asker ölürken, diğer dördü ise yaralı olarak kurtulmuş.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
2014’te çok ilginç bir olay yaşanmıştı. Baltık Denizi’nde su altında oluşan tanımlanamayan bir aktivite İsveç Deniz Kuvvetlerini harekete geçirmişti. Söz konusu aktivitenin yüksek teknolojili bir denizaltıya ait olduğu öne sürülmüştü, tabii ki teorisyenler konuyu USO’lara ve uzaylılara bağladı. Bir süre aktivitenin USO olup olmadığı tartışıldı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
USO’ların buzun bariyer gibi olduğu yerlerde, delikler açtığı iddia ediliyor. Bu cisimler, buzu eritip, hızını hiç kesmeden yoluna devam edebiliyor ki, iddialara göre kutuplarda araştırma yapan bazı kişiler, buzun içinden dışarı çıkan birkaç USO’ya denk gelmiş.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Kanada’nın güneydoğu kıyısında bulunan balıkçı kasabası Shag Harbour’da 4 Ekim 1967’de oldukça konuşulan bir olay yaşandı. Görgü tanıklarının söylediklerine göre Shag Limanı yakınlarında suya bir UFO girdi. Uzay aracının 45 derecelik açıyla suya daldığı ve üstünde sarı ışıkların yanıp söndüğü belirtildi.
Çok sayıda tanık en başta ıslık sesi duyduklarını ve daha sonra patlama gerçekleştiğini ifade etti. Kasabada yaşayanlardan Laurie Wickens ve dört arkadaşı, üç numaralı karayolu üzerinden Shag Limanı’na geçmek isterlerken, UFO’la karşılaştı. Wickens yetkilileri arayıp, küçük bir uçağın düştüğünü söyledi. Ayrıca diğer tanıklardan da yetkililere telefon gelince olay yerine müdahale ekibi gitti. Bazı balıkçılar tekneleriyle yaralı olup olmadığını kontrol etmek için olay yerine baktı, fakat birçok insan oldukça geniş bir köpükle karşılaştı. Ayrıca köpük içinden sarı ve beyaz ışıklar geliyormuş.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Kazadan sonra askeri dalgıçlar olay yerinde araştırma yaptı, ancak herhangi bir şey bulamadı. En azından yapılan açıklama bu şekilde. Gerçi yerel bir balıkçı ise su içinden alüminyuma benzer bazı metal parçalarının çıkartıldığını öne sürdü. Bazı tanıklar da askeri gemilerin bir hafta boyunca limana demir attığını ve nesneyi aradığını belirtiyor. Aradan geçen zamandan sonra olayın üstü kapatıldı. Bazı kişiler UFO’nun düşmediğini ve gizli askeri bir silah olduğu iddiasında bulundu. Ancak ilginç bir durum daha var, bazı tanıklar olaydan birkaç ay sonra suyun içinde sarı ve beyaz ışıkların yeniden belirdiğini ve sonra UFO’nun hızlıca gökyüzüne yükseldiğini iddia ediyor. Komplo teorisyenleri bu olayın USO vakası olduğunu söylüyor.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
UZAYLI TEKNOLOJİSİNDEN YARARLANIP UZAY GEMİLERİ GELİŞTİRDİLER!
Sosyal medyada üçgen şeklindeki uzay gemisi tartışmaları sürüyor. Bu tartışmalar da Third Phase of the Moon isimli YouTube kanalının paylaştığı bir video ile başladı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Express.co.uk sitesinin haberine göre Google Earth’te iki tane uzay gemisi tespit edildi. Bu gemiler New Mexico çölündeki 900 metrelik devasa bir çemberin ortasında görüldü.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
İşin ilginç kısmı uzay gemilerinin bulunduğu alan Holloman Hava Üssü’ne oldukça yakın. İşte zaten çılgın iddialar da bu noktada devreye giriyor.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Holloman Hava Üssü, UFO olaylarının merkezinde olan bir isim ve 1974 tarihli bir uzaylı belgeseline de konu olmuştu.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Ama mantıklı bir açıklama da geldi, bir kullanıcı attığı mesajda, “Çölden bahsediyoruz. Burası oldukça sıcak. Sizin UFO dediğiniz şeyler ise sıcaktan ve güneşten korunmak için kurulmuş tentelerden başka bir şey değil!” diye belirtti. Bu yorum oldukça beğeni aldı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Geçtiğimiz sene Rusya’da üçgen UFO görülmüştü. UFO Today’in açıklamasına göre Rusya’da çekilen görüntüler ilk olarak Dark Web’te ortaya çıkmıştı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
UFO’nun üçgen, siyah üçgen veya uçan üçgen olarak da adlandırılan TR-3B sınıfından olduğu söylenmiş. Yapılan açıklamada uzay gemisi olduğu iddia edilen nesnenin 20 ve 21. yy’da görülen diğer UFO’larla benzerlikler gösterdiği de vurgulanmıştı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
TR-3B sınıfındaki UFO’larla ilgili haberler ilk olarak ABD ve İngiltere’den geldi. Üçgen geminin Amerikan Hava Kuvvetleri’nin Aurora uçak gelişim programıyla da ilgili olabileceğine dair birçok söylenti var.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Raporlananlara göre bu sınıftaki UFO’lar düşük irtifalarda havada durabilen, yavaş seyreden, büyük, sessiz üçgen objeler olarak tanımlanıyor. Her bir köşesinde titreşimli üç ışığın olduğu belirtiliyor.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Amerika dışında Rusya’da da UFO’larla ilgili ilginç olaylar var. Beforeitsnews sitesi Rusya’da yaşanan UFO ve uzaylılarla ilgili bazı olayları bir araya getirip yayınladı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Belirtilenlere göre Ruslarla, gri renkli uzaylılar arasındaki ilk temas 1942 yılında gerçekleşti. Rus belgelerine göre bir anlaşma yapılmış.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Anlaşmanın 23/04 maddesi altında toplantıların gizlilik içinde yürütüldüğü, sınırlı sayıda özel ziyaretçi, önemli gizli ajanların ve yüksek rütbeli askerlerin toplantılara katılabileceği belirtilmiş.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
072/E belgesine göre 1961 yılında askeri personel uzayları gizlice filme kaydetmiş.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
SVERDLOVSKY UFO OLAYI
Rusya’da en çok konuşulan olaylardan biri ise 1969 yılında Sverdlovsky şehrine düşen UFO. Aslında UFO’nun düştüğü iddia ediliyor.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
UFO’nun hava kuvvetleri tarafından vurulmuş olduğu da söyleniyor. Sverdlovsky olayında kurtarma ekibi kaza alanına gelerek, UFO’nun içinden ölü uzaylıyı çıkardı. Enkaz kalıntılarıyla birlite analiz edildi ve ölü uzaylıyla birlikte güvenli bir yere götürüldü.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Sverdlovsky vakası, ünlü oyuncu Roger Moore tarafından sunulan ve TNT’de yayınlanan “KGB’nin Gizli UFO Dosyaları” isimli programında ele alındı. Olayı desteklemek için otopsi videosu ve fotoğraflar gösterilmiştir.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Semashko Tıp Enstitüsü Anatomi Bölümü’nde uzaylının vücudu incelenmiş. TNT yetkililerine göre gizli belgeler ve videolar kasıtlı olarak medyaya sızdırıldı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Otopsi raporuna göre yapılan incelemeler sonucu uzaylının kesin ölüm nedeni bulunamadı.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
PROHLANDNYI UFO OLAYI
About.com’da Billy Booth’a göre 10 Ağustos 1989’daki Prohlandnyi kenti yakınlarında bir UFO düştü. İddiaya göre UFO vurularak düşürüldü.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Uçan cisimle temasa geçilmesine rağmen cevap alınamamış ve bir adet MIG-25 havalanarak saldırıya geçmiş.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
UFO’nun düştüğü bölgeye M1-8 helikopteri ulaşmış ve bölge askeri personel hariç herkese kapatılmış.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Belirtilenlerde UFO’nun 20 metre uzunluğunda ve 10 metre boyunda puro şeklinde olduğu geçiyor. UFO’daki küçük bir miktar radyasyonun inceleme ekibini etkilediği ileri sürülüyor.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
UFO’nun helikopter yardımıyla Mozdok Hava Üssü’ne taşındığı ve nükleer silah teknolojisinde yararlanmak üzere saklandığı iddialar arasında. UFO’nun içinden üç tane uzaylı çıkarıldığı, bunlardan iki tanesinin ölü bir tanesinin ise kaza sonrası halen hayatta olduğu aktarılanlarda geçiyor.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Doktorlar yaşayan uzaylıyı canlı tutmak için elinden geleni yapmış, ama başarılı olamamış. Uzaylıların gri elbise giydiği, mavi-yeşil renginde sürüngen dokusu bir cilde sahip olduğu paylaşılan bilgiler arasında.
UFO'dan sonraki fenomen USO!
Bu hikaye ise Anton Anfalov, Lenura Azizova ve Alexander Mosolov adında üç araştırmacı tarafından ortaya çıkarıldı.  Kaynak:http://www.teknokulis.com/galer